Tasarladığımız mekan ve yapılar için obje üretme fikriyle başladık, doğal ve kaliteli malzemeler kullanarak el işçiliği ile üretiyoruz. Ürünlerimizi ve hizmetlerimizi en iyi şekilde sunuyoruz. Kullanıp atılmaz, miras bırakılır sloganımızla gelecek için çalışıyoruz.
1987 yılında İstanbul'da dünyaya gelen Muhammet Taşlı, kündekari
ustası olan babası Mehmet Taşlı'nın atölyesinde doğal malzeme ile
ilişki kurarak talaş tozları içerisinde büyüdü. Babası bazen
atölyeye Topkapı Sarayı'ndan bir parçayı restore eder, bazen ise
ünlü birinin satın aldığı Fransız yemek masasına sandalye yapardı.
Aynı zamanda babasının Horhor Antikacılar Çarşısı esnafı olması
sebebiyle antika kokuları içerisinde çocukluğunu yaşamıştır.
Kündekari
ustası olan ağabeyi Ahmet Taşlı ile birlikte sırt sırta vererek,
Hamm'ın ilk koleksiyonlarını yapmış ve ürünlerini geliştirme
fırsatı bulmuştur. Ağabeyi günümüzde üretimlere devam ederek
babasının yanında öğrendiği zanaatını Hamm'ın ürünlerine
yansıtmaktadır.
Haliç Üniversitesi iç mimarlık bölümünü burslu olarak kazandıktan
sonra okulu onur derecesi ile 2008 yılında bitirmiştir. Birçok
atölye çalışmasına katılarak iç mimarlık eğitiminin yanında
tasarım ürünü geliştirmenin inceliklerini öğrenmiştir. Muhammet
Taşlı, üniversitede okurken çalışıyor olmanın yaşattığı tecrübe
ile bir dükkan açıp insanlara yaptıklarını gösterme duygusu yoğun
bir şekilde aklına yerleşmiştir.
Muhammet Taşlı mezun olur olmaz çeşitli mimarlık ofislerinde
yaşadığı tecrübelere inanarak Hamm'ın çok az bilinen ilk
mağazasını açmıştır. Girişimci ruhu ile yola çıktığı bu serüven
2010 yılında maalesef başarısızlıkla sonuçlanmış ve mağazasını
kapatmak durumunda kalmıştır. Yaşadığı bu süreç ona hazır olmadığı
ve tekrar doğru zamanda denemesi gerektiğini öğretmiştir. Hamm
artık marka olarak doğmuş, bazı ürünleri ve Hamm'ın ilk ürünü
olan Tabu puf, Dank! isimli mağazada satılmaya başlamıştır.
Muhammet Taşlı, bir çılgınlık yapıp tuttuğu dükkanın sahibini “Ben hamım ve olmak istiyorum, dükkânımın adı da Hamm olacak, lütfen bana burayı verin de dükkanımı açayım” diye ikna ederek Hamm ismini de çıkarmış oldu. Ham olduğunu düşünmüş, doğal ve ham materyal kullanmak istemiştir. Bugüne bakıldığında ise Hamm adı, yapılan işleri tam olarak anlatıyor.
2011 yılında uzun yıllardır kaliteli ve özgün işleriyle bilinen iç mimar İdil Özbek'in ortağı olarak ID-ISTANBUL firmasına katıldı. ID-ISTANBUL'da birlikte yaptıkları iç mimari projeler ile hatırı sayılır bir iş hacmi oluşturdular.
Muhammet Taşlı'nın çocukluğunun orada geçmesinden kaynaklı Tophane ile arasında güçlü bir bağ vardı. Orada bizim olmalı dediği bir dükkanı tutarak ilk Hamm mağazasını açmaya karar vermiştir. Abisi Ahmet Taşlı'nın kısa bir zamanda ürettiği otuza yakın ürünle Tophane mağazasının kapıları açılmıştır. Mağazanın projesini çizerken ‘Ortaya bir kaide yap, tasarımları üzerine koy, tasarımı yükselt.' anlayışından ziyade tüm ürünleri her yerde konumlandırarak herkesin oturabileceği, herkesin görebileceği şekilde tasarlamıştır. Hamm'ın insana olan yakınlığı ise hep bu anlayış sayesinde gelişmiştir.
Mağazanın Tophane'de açılması ile büyük bir fayda sağlamıştır. Mağazaya girenlerin yarısından çoğu turistti. Dünyanın dört bir yanından farklı insanlar geliyor, alışveriş yapıyordu. Tophane'de böyle bir başarı yaşanmasını sağlayan müşterilerle yapılan keyifli sohbetlerden, onların büyük kısmının Nişantaşı'dan geldiğini öğrenildi. Bunun üzerine çok heyecanlanarak Nişantaşı'nda yeni bir mağaza açıldı. Nişantaşı mağazası bambaşka deneyimler edinmeye ve her gün yepyeni güzel insanlarla tanışmaya vesile oldu. Marka olma yolculuğumuzda ve bugünlerde Hamm'ın orijinal hissini anlatan en önemli mağazamız Nişantaşı'dır.
Hamm'ın büyüme süreci geliştikçe ekip arkadaşlarımıza, girişimci ruhu olanlara şu mesajı verdik: ‘Kendi hamm serüveninizi bizlerle birleştirebilir ve her gün kapılarınızı Hamm severler için açabilirsiniz.' Bugün Caddebostan'da, Göktürk'te ve Ankara'da bayilik verdiğimiz mağazalarımız var. Bunlar hep bizimle çalışan arkadaşlarımızın iş yerleri oldular.
Hom Design Center'daki mağazamız Hamm'ın olgunlaşma dönemimizi temsil ediyor. Hom Design Center gibi bir AVM'de mağaza açmamızın sebebi hem mekân deneyimini yaratabileceğimiz büyüklükte bir mağaza olması hem de perakendeciliği yaşayabileceğimiz, insanlarla sohbet edip, ikramlarda bulunabileceğimiz bir imkanı olur kılmasıydı. HOM mağazayı açtıran hayal, tam da buydu. Bugün 600 m2 mağazamızda onlarca yaşam alanı var.
Bundan tam 12 sene önce ilk ürünlerimizi ürettik. Bu ürünlerle sizlerin hayatlarına temas ettik ve değerli temastan çok şey öğrendik. Yetenekli iş arkadaşlarımıza, gençlerimize, zanaatkarlarımıza, üreticilerimize, tasarımcı / iç mimar / mimar arkadaşlarımıza, müşterilerimize ve tüm sevenlerimize yani bu koca aileye onlarca teşekkür ediyoruz.